Pandeminin hem sağlık hem de ekonomik açıdan büyük etkilerinin olduğu bir yıl geçirdik. Sizce pandemi 2020’yi nasıl etkiledi, 2021 ve sonrası için nasıl değişimler öngörüyorsunuz?
2020 yılının ilk çeyreği planladığımız şekilde gerçekleşti, ancak ikinci çeyrek pandeminin olumsuz etkilerini yoğun bir şekilde gördüğümüz bir dönem oldu. Pazarda talebin düşmesi üretim rakamlarının aşağı doğru gitmesine ve hatta tedarik zincirindeki aksamalar ile üretimlerin kısa bir süre durmasına neden oldu.
Üçüncü çeyrek ve sonrasında “yeni normal”e geçişle birlikte ertelenen satın alma taleplerinin hızla yükseleceğini öngördük ve önlemlerimizi de ona göre aldık. Tedarik zincirinde sürekliliği sağlamak için lojistik konseptlerimizi çeşitlendirdik, üretim kapasitelerimizi hızlıca yeni duruma göre adapte ettik.
Özelikle tüm çalışanlarımıza Covid-19 önlemleri konusunda bilinçlendirme çalışmaları yaptık. Çalışma şartlarımızı, ofislerimizi, ortak alanlarımızı sosyal mesafeyi ve gerekli hijyen koşullarını sağlayacak şekilde organize ettik. Mümkün olan departmanlarda evden çalışma düzenine geçtik. En önemlisi de fabrikalarda ve ofislerde her şartta maske takılmasını ve maskenin düzgün takılmasını sağladık. Gerekli yerlerde çalışanlarımız siperlik, koruyucu gözlük takarak çalışmalarını sürdürdüler ve bu sayede pandeminin etkisini şirketimiz üzerinde en aza indirdik. Tedarikçi bilgi paylaşım platformları ile pandemi konusunda almış olduğumuz tedbirleri tedarikçilerimiz ile paylaşıp ve onların deneyimlerinden faydalandık.
Ülkemizde ve dünyada birçok şirketin pandeminin etkisiyle 2020’ye kayıp yıl olarak baktığı bir dönemde beyaz eşya sektörünün yılın ikinci yarısında hızlı bir toparlanma yaşayarak kayıplarını telafi ettiğini söyleyebiliriz. Pandemi dolayısıyla yaşanan tüm zorluklara rağmen BSH olarak 2020 yılını planladığımız üretim rakamlarının üstünde üretim yaparak kapatacağımızı öngörüyoruz.
2021 ve sonraki yıllar için teknoloji alanındaki değişimlerin her zamankinden çok daha önemli hale geleceğini düşünüyoruz. Bu kapsamda önümüzdeki dönemin en belirleyici teknolojisinin, tıptan eğlenceye, ulaşımdan siber güvenliğe; ev yaşamından eğitime kadar pek çok alana yön verecek olan yapay zeka olduğuna inanıyoruz. Bir diğer önemli trend ise ‘Hiper-kişiselleştirme’ ve bu doğrultuda yapay zekanın daha fazla güç ve önem kazanması olacak. Yapay zekayı en etkin şekilde kullanan firmalar, satın alım anını etkileyerek ve gelecekteki alımları önceden tahmin ederek, tüketicileri düzenli olarak ve oldukça kişiselleştirilmiş bir şekilde doğru ürünlere yönlendirebiliyorlar. Kişiselleştirmedeki yeni sınır, müşterilerin gerçek zamanlı olarak tam olarak neye ihtiyacı olduğunu belirlemek için arama, satın alma ve görüntüleme bilgilerinin yanı sıra duygusal verilerini, göz hareketlerini ve DNA’larını da analiz etmek olacak.
Yapay zeka, sensörlerin ve fiziksel sistemlerin bağlantılarındaki hızlı büyüme, Ev Aletleri alanını da etkiliyor. BSH olarak müşterinin istek ve beklentilerinin değiştiğini çok net olarak gözlemliyoruz. Hızla gelişen teknolojik platformlar ve veri alt yapılarını bu beklentileri en iyi şekilde tatmin edecek ürün, servis, teklif ve deneyimleri tüketicilerimizle buluşturmak üzere etkin bir şekilde kullanmaya ve tüm iş süreçlerimizi hızla dönüştürmeye odaklanıyoruz. Örneğin, BSH olarak makine öğrenimi ile cihaz parçalarının ne zaman arızalanabileceğini veya cihazların ne zaman servise gereksinim duyduğunu tahmin etmek için cihaz verilerini kullanıyor, cihaz yaşam döngüsünü ve tüketici memnuniyetini iyileştiriyoruz. Amazon Alexa, Google Asisstant ve benzeri platformlara entegre hizmetler sağlamak, BSH için önemli bir şirket önceliğimiz haline geldi. 2020 sonrasında BSH, ürünlerinin yüzde 90’dan fazlasının IP bağlantılı olmasını hedefliyor. Bu, BSH’a yeni katma değerli hizmetler sunma fırsatını doğuruyor. Bu dönüşümü, en gelişmiş büyük veri ve makine öğrenimi teknolojilerinin uzmanlığıyla birleştirerek sağlıyoruz.
Bu yıl içerisinde şirketiniz bünyesinde yaptığınız yatırımlar, yeni ürünler, lansmanlar vb. gelişmeler nelerdir?
BSH olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da Ar-Ge çalışmalarına yatırım yaptık. 550.000 m2’lik bir alan üzerinde, 6,3 milyon birimlik üretimimizle BSH Grubu’nun dünya çapındaki en büyük üretim merkezi olarak faaliyet gösteriyoruz. Tesisimizde gerçekleştirdiğimiz Ar-Ge çalışmalarımız giderek artış gösteriyor, bunun sonucu olarak da BSH Grubu’nun dünya çapındaki Ar-Ge faaliyetleri arasında gittikçe daha önemli bir yer kaplıyoruz. Alanında en iyisi olan ürünler yaratacak Ar-Ge çalışmaları ile sektörün geleceğini şekillendiriyoruz.
Her gün 3 patentli buluşa imza atan BSH Ev Aletleri için inovasyon, teknolojiyi yaratma sürecinin vazgeçilmez bir parçası… BSH Türkiye olarak, ülkemizde geliştirdiğimiz patentli teknolojilere sahip inovatif ürünleri dünya pazarlarına ihraç ediyoruz. Son 10 yılda Ar-Ge mühendisi sayısı %300 arttırarak dünya şampiyonu ürünler yaratacak Ar-Ge ve üretim çalışmaları ile sektörün geleceğini şekillendiriyoruz.
2020 yılında ayrıca ürünlerimizde ve yetkinliklerimizde sürekli olarak dijital dönüşüme yatırım yaptık. Home Connect bu bağlamda ateşleyici gücümüz oldu. Home Connect ile müşterilerimiz artık her an, istedikleri yerden ev aletlerini cep telefonlarına yükledikleri bir uygulama ile gerçek zamanlı olarak yönetebiliyor. Örneğin eve gelmeden buzdolabındaki kameraya erişip market alışverişini ona göre yapabiliyor, buzdolabındaki görüntü işleme teknolojisi ile buzdolabındaki meyve ve sebzelerle ilgili saklama ve yemek tarifi önerileri alabiliyor, fırında yemeğini pişirmeye başlayabiliyor, eve vardığında kahvesi hazır olabiliyor ya da çamaşırlarını tam gelmeden yıkadığı için eve gelince çamaşırları asmaya hazır olabiliyor. Uzaktan tespit özelliği ile arıza durumunda uzaktan cihaza bağlanılarak müşterilerimize çok daha hızlı çözüm de sunulabiliyor. Amacımız dijitalleşen dünyamızda müşterilerimizin hayatını kolaylaştıracak yeni dijital deneyimleri tasarlamaya devam etmek ve diğer firmalarla iş birlikleri ile bu deneyimleri daha da zenginleştirmek.
Yaşam döngüsüne dair gözlemimiz, enerji, su ve deterjan tüketimi nedeniyle ürünlerin kullanım aşamasında çevresel etkinin daha yüksek olduğunu açıkça gösteriyor. Bu nedenle her yıl olduğu gibi 2020 yılında da enerji ve su tasarrufu sağlayan cihazlar geliştirmeye öncelik verdik.
Bu kapsamda Çerkezköy yerleşkemizde geliştirdiğimiz Su Tüketimini Azaltma Projesi ile ileri teknoloji Nano-Kimyasal’a geçerek enerji ve su tasarrufu sağladık. BSH Çerkezköy Bulaşık Ürün Grubu fabrikamızda 2019 yılının mayıs ve ekim dönemi ile 2020 yılının aynı dönemi karşılaştırıldığında boyahane su tüketiminde %44 azaltma gerçekleştirdik. BSH Çerkezköy Pişirici Ürün Grubu fabrikamızda ise, boyahane su tüketimini %34 oranında azaltarak su tasarrufu elde ettik.
Genel olarak 2021 yılından beklentiniz nasıl? Bu yıl için hedefleriniz ve genel stratejileriniz neler olacak? Sektörel olarak baktığınızda bu yıl bizi nasıl gelişmeler bekliyor?
BSH Ev Aletleri olarak Türk beyaz eşya sektörüne, Avrupa’nın en çok tercih edilen markaları Bosch ve Siemens’in yanı sıra özel markamız Gaggenau ve yerel markamız Profilo ile hizmet veriyoruz.
Kuruluşundan bu yana yaptığı bir milyar Euro yatırımla Türkiye’nin yabancı yatırımlı en büyük beyaz eşya şirketi konumunda bulunan BSH’nin Türkiye’de 3.000’den fazla bayiden oluşan güçlü bir dağıtım ağı bulunuyor.
2021 yılına tedbirli bir iyimserlikle giriyoruz. 2021 yılının ilk yarısı için pazarda beyaz eşya ürünlerine yüksek bir talebin olduğunu görüyoruz. Ancak Covid 19’un etkisini yeniden ağır bir şekilde hissettirmeye başladığı bugünlerde talep dalgalı bir seyir izleyebilir. En önemli ihracat pazarımız olan Avrupa’da pandemi önlemlerinin ve kısıtlarının artması ihracat tarafında da bir belirsizliğe yol açıyor. Bu nedenle fabrikalarımızı esnek ve çevik yöntemlerin uygulanabileceği, “VUCA” şartlarına uygun olarak çok yönlü çözümler geliştirebileceğimiz bir yapıya dönüştürüyoruz. Darboğaz oluşturabilecek alanlarda iyileştirmeler yapıyor, üretim hatlarında kapasite artışları, esneklik ve optimizasyon çalışmaları için yeni yatırımlar gerçekleştiriyoruz.
Teknoloji üreten bir şirket olarak insan kaynağının yetişmesine destek vermek bizim için öncelikli hedeflerden biri. Bu kapsamda Makers Of Tomorrow yani Geleceği Kodlayanlar projesiyle 2021 yılında da çocuklarımızın çağın gerekliliği olan teknoloji okuryazarlığı konusunda yetkinlik kazanmalarına destek vermeyi hedefliyoruz. BSH Grubu’nun dünya çapındaki en büyük üretim merkezi ve en önemli üç Ar-Ge Merkezinden biri olan Çerkezköy Üretim Tesisleri’nde kurulan BSH Makers Lab’de (Kodlama Laboratuvarı), Aralık 2017’den bu yana, Kodluyoruz Derneği ile ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine yönelik kodlama, elektronik, robotik, 3D tasarım, mobil uygulama geliştirme ve algoritmik düşünce alanlarında eğitimler veriyoruz. Projemizi Tekirdağ’da 10 ilköğretim ve ortaöğretim kurumu ile yakın iş birliğiyle yürütürken, etkili olan pandemi şartları nedeniyle makersoftomorrow.online platformunu tüm Türkiye’deki çocukların ve gençlerin erişimine açarak ücretsiz olarak kodlama eğitimi alabilmelerini sağladık. 17 Eylül itibarıyla da projemizin yeni dönemine geçiş yaparak 47 farklı etkinlik odağında online eğitim vermeye başladık. Projenin yeni döneminde önemli bir yenilik olarak, Türkiye’de 21 şehirden toplam 39 farklı kardeş okul ile atölye çalışmaları yapacağız. Bugüne kadar 3.000’e yakın katılımcıya eğitim verdiğimiz projeyle her yıl 1.000 yeni öğrenciye ulaşmayı, eğitim almış öğrencilerle de yoğunlaştırılmış eğitimlere devam etmeyi planlıyoruz.
Tüm bunların yanında önümüzdeki dönemde sürdürülebilirlik politikamızı destekleyecek şekilde odaklanacağımız 2 önemli konu var. İlk olarak, mikroplastikler konusu odak alanlarımızdan biri olacak. Suyun plastikler tarafından kirlenmesi giderek daha fazla önem kazanıyor ve özellikle mikroplastikler çevre için giderek daha fazla tehdit olarak kabul ediliyor. Bununla birlikte, bu konu ile ilgili araştırmalar henüz başlangıç aşamasında. Şu anda mikro plastiklerin gerçekte nereden geldiği hakkında çok az şey bilinmekte. İşte bu nedenle, su döngüsündeki mikro plastiklerin etkilerine yönelik bilimsel çalışmaları destekliyoruz.
Diğer ikinci odak noktamız ise döngüsel ekonomi. Döngüsel ekonomi sistemine geçiş sürecinde bir şirket olarak, ürünlerimizin üretimini, kullanımlarını, geri alımlarını ve geri dönüşümlerini kapsayan süreçlerde tüketicilerimize sürdürülebilir ve çevre dostu bir yaklaşımla hizmet veriyoruz. Bu amaçla; klasik sistemdeki “Üretim – Kullanım – Elden Çıkarma” döngüsünü “Üretim – Kullanım – Onarım – Yeniden İmalat – Yeniden Kullanım – Geri Dönüşüm” olarak dönüştürmeyi amaçlıyoruz.
Çevreyi korumak bizim için en önemli kurumsal önceliklerden birisi ve tüm bu odak noktalarımızı destelemek adına BSH olarak çok önemli hedefler belirledik:
- Daha az atık üretmek ve atıklarımızı tekrar kullanmak üzere proseslerimizi geliştirmek.
- Elektrik ve doğalgaz tüketimimizi azaltmak, kendi yeşil enerjimizi üretmek ve bunun yanı sıra ağaç dikim etkinliğimizi devam ettirerek üretim kaynaklı karbon emisyonlarımızı azaltmak.
- Ergene havzasındaki limitli su kaynağı ve daha da önemlisi dünyamızı korumak için 025 yılına kadar üretim tesislerimizde su tüketimini azaltmak.
Son olarak 2021 yılında ajandamızın en kritik konulardan biri de müşterilerimize sunduğumuz ev aletlerinin dijitalleşmesi olacak. Dijitalleşen dünyamızda artık sadece insanlar değil, nesneler de internete bağlanabilir durumda ve artık BSH ev aletleri de internete bağlanıp müşterilerimize yepyeni deneyimler sunabiliyor. Biz de BSH olarak Hardware + (Donanım +) stratejimiz doğrultusunda sadece mükemmel ev aletlerini müşterilerimizle buluşturan bir beyaz eşya üreticisi değil aynı zamanda dijital servisler ve uçtan uca deneyim sunan bir şirkete dönüşüyoruz.
İlk yorum yapan olun