Zoom üzerinden gerçekleştirilen toplantıya İzmir, İstanbul, Kahramanmaraş ve Mersin illerinde faaliyetlerini sürdüren beyaz eşya perakendeci derneklerinin yöneticileri de katıldı. Toplantıda Dağıtım Kanalı dergimiz de hazır bulundu.
Toplantının yönetimini ve açılış konuşmasını yapan İzbeyder’in Başkanı ve İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi Metin Aztekin yaptı. Çağımızın değişen ticaret kurallarının maalesef esnafları olumsuz etkilediğini söyleyen Aztekin, esnafların ülkelerin ticari can damarları olduğunun altını çizdi: “Ticari sistem üretici, dağıtıcı-pazarlama firmaları ve satıcı zinciri ile dönmektedir. Ancak son zamanlarda bu ticari zincir erozyona uğramış ve her geçen gün yok olmaya doğru yol almaktadır. Esnafı bitirme noktasına getiren bu yeni ticaret oluşumlarından devletimiz de çok büyük zararlar görmektedir. Öncelikli olarak ülke vatandaşları olan esnaflar, aileleri ve sevdikleri mutsuz, umutsuz ve gelecek kaygısı ile ticaretlerine binbir zorluk içerisinde devam etmektedirler. Birçok esnaf kapatmayı veya küçülmeyi benimsemiş, birçoğu da işlerini yürütebilme adına yüksek faizli banka kredilerine gömülmüştür.”
Bir yanda semtlerinde açılan dev alışveriş merkezleri, diğer yanda ise esnaf katili zincir mağazaların esnafları dört bir yandan kuşattıklarını söyleyen Aztekin, bu kuşatmanın artık kaleyi düşürecek bir seviyeye getirdiğini belirtti: “ Tüm bu sorunlarımızı TBMM çatısı altına taşımak için İzmir Milletvekili Kamil Oktay Sıngır’ı toplantımıza davet ettik. Kendisi buradan çıkacak sonuçları bir rapor halinde bizim adımıza meclise götürecektir. Çabalarından dolayı kendisine şimdiden teşekkür ederiz.”
Milletvekili Kamil Oktay Sıngır ise İzmir Ticaret Odası Ev Aletleri Grubu Komite Başkanlığında yürütülen başarılı çalışmaları yakından takip ettiğini ve özellikle kendi sektörleri ile ilgili yerelde ve ülkemiz genelinde yaşanan sorunlar ve çözüm önerilerini dinlemek üzere bu toplantıya katıldığını söyledi: “Sizlerin görev ve sorumluluklarına dair dile getirmemi istediğiniz konuları da yasama faaliyetlerim sırasında Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşımayı bir borç bilirim.”
Toplantıya farklı illerden sektör temsilcileri katıldılar ve söz alarak hem yerel hem de genel sorunlarını anlatarak çözüm önerilerinde bulundular. Toplantıya Feridun Özkan İzbeyder Başkan Yardımcısı / İzmir, Ertan Nasay İzbeyder /İzmir, Burhan Tülgün İzbeyder / İzmir, Ali Yıldız Beyper Başkanı / İstanbul, Ercan Aygün Beyper Başkan Yardımcısı / Kahramanmaraş, Özcan Demir Mepiad Başkanı / Mersin katılım gösterdi.
Sektör temsilcileri şikayet, sorun ve çözüm önerilerini aşağıdaki başlıklar altında toplayarak anlattılar.
İnternet satışları
Esnaflarımızı etkileyen önemli konuların başında internet üzerinden yapılan satışlar gelmektedir. Bugün gelinen noktada acilen internet üzerinden yapılan satışlar ile ilgili bir düzenleme şarttır. Esnafın eşit rekabet edebilir bir seviyeye çıkarılması gerekmektedir. Bir internet satış sitesi, bir oda 2-3 bilgisayar ile kurulabilmektedir. Esnafın ise kira,personel, elektrik, su, muhasebe vb. birçok görünür ve görünmez gideri vardır. İnternet satış sitelerinden alınan ürünlerden şikayetler bugün tavan yapmıştır. Tüketici hakem heyetlerine başvuran mağdur sayısı internet alışverişlerinden %95 oranındadır.
Tüketiciyi de korumak için aşağıdaki önlemlerden bazılarını mutlaka yasalaştırmak gerekir.
1- Satışı yapılan ürünlerin imalat veya distiribitöründen yetki belgesi alması
2- İnternet satışı yapan firmaların bağlı olduğu ilin Ticaret Odası tarafınca satış yapmaya yetkilidir belgesinin verilmesi
3- İnternet satışı yapan firma giderlerinin az olması dolayısı ile devletçe konulacak extra ek vergi ile internet satışı yapabilmelidirler. (% 5- 10)
Discount marketler
Gıda Zincir Marketleri Ticaret Sicil numaraları kapsamları dışında ürün satmaları yasaklanmalı.
Türkiye genelinde sayıları 25 bini bulan, üç harfli olarak nitelenen üç tüzel firma, ülkemizdeki 2,5 milyon esnafı rahatsız etmektedir. Mevsime göre oto lastiğinden beyaz eşyaya, oyuncaktan giyime, kırtasiyeden hortuma aynı kodda farklı ürünler yaptırarak tüm sektördeki esnafları sıkıntıya sokmaktadırlar.
Ayrıca, kullanım ömrü 5 yıl olan bir ürünün kalitesizliğinden dolayı tüketici aldığı ürünü bir yılda çöpe atmakta ve mağdur olmaktadır. Üç harflilerin bulundukları şehre veya semte iki eleman hariç hiçbir katkısı yoktur.
Ticaret Bakanlığı’nın mağazaları sadece Nace Kodu’na göre satış yapacak şekilde bir düzenleme ve karar alması gerekir.
Vergiler
KDV ve ÖTV konusunda devletten destek gelmeli veya düzeltme yapılmalı. Dayanıklı tüketim malları geçmişte olduğu gibi lüks tüketimden çıkmış, zaruri ihtiyaç halini almıştır. Özellikle çamaşır makinası, bulaşık makinası gibi yıkayıcılar ve buzdolabı her yaşam alanının ilk ihtiyacı olmuştur. Dolayısı ile bu ürünlerin üzerinden ÖTV vergisi kaldırılmalıdır. Tüm ürün gruplarında KDV %8 indirilerek nihai tüketicilerin alım gücünün artması sağlanmalıdır.
Konutta 150m2 üzeri %1 KDV ya da otomobilde 1600cc üzerinde olduğu gibi çamaşır makinalarında 8 kilo altındaki ürünlere %1, 8 kilo ve üzeri makinalara %18 KDV, bulaşık makinalarında 4 program altındakilere %1, 4 program ve üzeri %18 KDV, buzdolaplarında 500 litreden küçüklere %1, 500 litre üstlerinde %18 KDV şeklinde kademelendirerek alım gücünü artırabiliriz.
Diğer önerilerimiz
Ticaret Bakanlığı’nda takılan Yeni Perakende Yasası’nın hızlı bir şekilde yürürlüğe girmesi internet satışlarda bankalarında sorumluluk alarak satıcıya ödemeyi 30 gün sonra alıcı onayı ile ödemesi yapılmalıdır. Kargo firmaları kesinlikle faturasız mal taşımamalıdır. TOBB’un planladığı Elektronik Ticarette Güven Damgasi sıkı bir şekilde uygulanmalıdır.
Sonuç
Hızla yeterli tedbirleri alamazsak, gelecekte dünyadanın parmakla gösterdiği Türkiyede ki Bayilik sistemi ve perakende sektörü bitecek ve 2,5 milyon esnaf yatırımcı ve çalışanlarla 10 milyon kişi işsiz kalacak. Bizlerin kullandığı dükkânlar yatırım mülkü olmaktan çıkıp değersizleşecek, caddeler karanlık, kirlilikten yürünemeyen ve güvenlik problemleri sebepleri ile ailelerimizle yürüyemeyeceğimiz “ölü cadde hatta ölü şehir”ler olacak.
Pazaryerindeki sağlayıcıların yabancı sermayeli ve hatta AVM’lerin de yabancı sermayeli olduğunu düşündüğümüzde çok uluslu şirketlere devlet söz geçiremeyecek.
İlk yorum yapan olun