1. Raging Bull (ABD – 1980)
Robert DeNiro’nun ikinci ve sonuncu oscar’ını kazandığı film, usta yönetmen Martin Scorsese ile en verimli işbirliği.
8 dalda Oscar’a aday olup, sadece ikisini kazanan ve Scorsese’in şaşırtıcı bir şekilde (sanırım şöhret farkıyla) en iyi yönetmen ödülünü Robert Redford’a kaptırdığı film, İtalyan asıllı Amerikalı boksör Jake LaMotta’nın hayatını anlatıyor. Siyah beyaz modern zaman klasiği.
2. Rocky (ABD – 1976)
3 filmlik Creed serisini de sayarsak, toplam 8 devam filmine sahip tüm zamanların en ünlü boks filmi ve franchise’ı.
Sylvester Stallone’nun bir daha ulaşamadığı aktörlük ve senaristlik zirvesi. 10 dalda Oscar adayı olup, en iyi film, yönetmen ve kurgu dallarında ödüle uzanan alçak gönüllü “underdog” epiği.
3. Rocco ve Kardeşleri (İTALYA – 1960)
İtalya’nın auteur yönetmeni Luchino Visconti’nin Alain Delon’u maksimum verimle yönettiği bir sinema klasiği.
Kaliteli bir Akdeniz melodraması olan film, büyük şehire göç edip, hayata tutunmaya çalışan bir ailenin yaşadığı iniş çıkışları müthiş bir gerçeklilikle veriyor. Venedik Film Festivali Jüri özel ödüllü.
4. Million Dollar Baby (ABD – 2004)
Hilary Swank’ın usta yönetmen Clint Eastwood rehberliğinde ikinci oscar’ını kazandığı film, başlarda dişi bir “Rocky” hikâyesi anlatıyor gibi gözükse de, sonuç başka limanlara da yelken açan özgün bir dramaya dönüşüyor.
Ödüllere boğulan başarılı filmin geri kalan üç Oscar’ını da Clint Eastwood “yönetmen, yapımcı ve aktör” olarak alıp, eşsiz bir başarıya imza attı.
5. The Set-Up (ABD – 1949)
Robert Wise’ın yaşlanmış boksör rolünde Robert Ryan’ı yönettiği, kara film türüne göz kırpan, derinlikli boks dramı sadece 72 dakikalık süresi ile çok sürükleyici.
Artık kariyerinin sonuna gelmiş boksörün geleceği ve onuru arasında bir seçim yapmaya zorlanmasının çelişkisi. Boks sahneleri çok ustaca çekilmiş.
6. The Hurricane (ABD – 1999)
1960’larda geleceği parlak bir boksör iken, ırkçı bir tutuklamayla hatalı olarak yıllarca hapse mahkum edilen Rubin “Hurricane” Carter’ın gerçek hayat hikâyesi.
Denzel Washington, Norman Jewison’ın yönetiminde her zamanki karizmasıyla unutulmayacak bir portre çiziyor.
7. Fat City (ABD – 1972)
Usta yönetmen John Huston’dan biri kariyerinin sonunda (Stacy Keach); biri başında (Jeff Bridges) iki boksörün hikâyesini anlattığı romandan uyarlama boks dramı.
Küçük insanların/boksörlerin küçük dünyası. Kaybetmeye mahkum ama düşlerinden vazgeçmeyenlere bir ağıt.
İlk yorum yapan olun