Kahve, yalnızca bir içecek değil, bir sosyal ritüel

Türkiye pazarını kahve tüketimi ve kültürü açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye, kahve konusunda köklü ve zengin bir kültüre sahip. Bugün baktığınızda, kahve kültürü sadece sabahları içilen bir fincandan ibaret değil; sosyal ilişkilerin, iş toplantılarının, hatta düşünsel sohbetlerin ayrılmaz bir parçası. Tüketiciler, damak zevklerine uygun farklı kahve türlerine yönelirken, biz de bu çeşitliliği destekleyen yenilikçi ürünlerle Türkiye’nin kahve yolculuğuna bir nebze olsun katkı sunuyoruz.

Türkiye’de büyük bir kesim için kahve sosyalleşme aracı işlevini görüyor. Bu yaklaşım markaların satış ve pazarlama çalışmalarını nasıl etkiliyor?

Çok doğru. Kahve, yalnızca bir içecek değil, bir sosyal ritüeldir. Bu yüzden markalar olarak bizler de satış ve pazarlama çalışmalarımızı bu gerçeği göz önünde bulundurarak şekillendiriyoruz. Tüketicilerin bir araya geldiklerinde keyifle vakit geçirebilecekleri ortamlar oluşturmak, kahve üzerine kurulan bu diyalogların merkezinde yer almak, satış ve pazarlama açısından markamıza olan güveni ve devamlılığı sağlamlaştırıyor. Sosyalleşmenin yoğun olduğu fuarlarda kahve makinelerimizi deneyimleme fırsatı sunmak da bu stratejinin bir parçası.

Tüketiciler kahve makinelerini seçerken nelere dikkat etmeliler? Birçok farklı özellik arasından hangilerini göz önüne almalılar?

İdeal bir makine, kahveyi doğru sıcaklıkta ve doğru süreyle pişirmeli, közde pişirme özelliği ile köpüğünü bozmadan fincana servis edebilmeli, ayrıca kapasite ve hız da göz önünde bulundurulmalıdır. Eğer sıkça misafir ağırlıyorsanız, birden fazla fincan yapabilen modeller tercih edilmelidir. Ancak, makinenin pişirme süresinin çok kısa olmaması, geleneksel lezzeti korumak açısından önemlidir. Temizlik kolaylığı da unutulmamalıdır. Kahve makineleri sık kullanımda olduğundan, makinenin temizlenmesi kolay olmalı ve kahve artıklarının birikmesini önleyen tasarımlara sahip olmalıdır. Son olarak, enerji verimliliği ve dayanıklılık gibi uzun vadeli faktörler de göz önünde bulundurulmalıdır. Kaliteli kahvesi makinesi, sadece iyi kahve pişirmekle kalmamalı, aynı zamanda uzun ömürlü ve çevre dostu olmalıdır.

Sizce kahve ikramının perakende satışa ve tüketicilerin satın alma eğilimleri üzerinde bir etkisi var mıdır?

Elbette, kahve ikramı tüketicinin satın alma kararlarını doğrudan etkileyen güçlü bir faktördür. Bir mağazada, fuarda ya da etkinlikte ikram edilen kaliteli bir kahve, tüketiciyle marka arasında duygusal bir bağ kurar. Bu bağ, çoğu zaman alışveriş sepetine yansıyan bir sadakat olarak geri döner.

Kahve ikramı ve sohbetlerini bir satış-pazarlama aracı olarak kullanıyor musunuz? Bu konuda örnek olması için bir anınızı paylaşabilir misiniz?

Kahve ikramı, bizim için yalnızca bir jest değil, aynı zamanda güçlü bir pazarlama aracıdır. Bir fuarda, ziyaretçilere Mojjo kahve makinemiz ile kahve ikram ederken, bir beyefendi kahvemizi çok beğendi ve markamız hakkında daha fazla bilgi istedi. Web sitemizi detaylıca inceledi. Kısacası satın alma eğilimi gösterdi. O gün orada, kahve aracılığıyla bir müşteri kazanmış olduk. Kahve, yalnızca damak tadını değil, aynı zamanda insanları da birbirine yakınlaştıran bir unsurdur.

Kahve makineleri satışı sırasında özel bir çaba, özel bir uygulama, ya da bu ürünlerin satışlarını artırmak için özel bir alan açma gibi çalışmalarınız var mı?

Kahve makinelerimizin satışı sırasında müşteri deneyimi odaklı özel alanlar oluşturuyoruz. Ayrıca Coffex Kahve Fuarı gibi fuarlarda varlık göstererek ürünlerimizi direkt son kullanıcıyla buluşturuyoruz. Konusu açılmışken, 2-6 Ekim’de Teknofest Adana ve 10-13 Ekim’de Konya Kahve Festivali’nde kullanıcılarımızla buluşacağız. Yapacağımız etkinliklerle birlikte kahve severler ile olan bağımızı daha da kuvvetlendireceğiz. Çünkü doğru etkileşim ve deneyimleme süreci, doğru zamanda sunulduğunda satış sürecini hızlandırır ve müşteri memnuniyetini artırır.